Tapduk Emre Türbesi

Tapduk Emre Türbesi, Manisa İlinin Kula İlçesine bağlı Emre köyünde bulunmaktadır. Türbe, klasik Anadolu türbeleri gibi köşeli ve kubbeli bir yapıya sahiptir. Ayrıca yapılan çevre düzenlemesi ile ziyaretçilerin odak noktası olmuştur.

Türbe içerisinde 9 (Tapduk Emre, Fatma Sultan Hanım, Hülya Hanım ve akrabaları) türbenin dışarısında ise 4 kişinin (Yunus Emre, Tapduk Emre’nin Talebeleri ve Emre köyünden bir hanım) kabri bulunmaktadır. 

Yunus Emre’nin ‘’Buğday mı? Himmet mi? ‘’ Kıssasını bilirsiniz. Kısaca bahsedecek olursam eğer; Anadolu’da o dönemler bir kıtlık olur. Haliyle Yunus Emre de ahali gibi bu kıtlıktan etkilenir ve buğday almak üzere Hacı Bektaş-ı Veli hazretlerinin yolunu tutar. Alacağı buğday ile takas etmek için yol üzerinde yabani ahlat toplayan Yunus Emre, heybesine ahlatları katarak yola devam eder ve dergâha varır.  Hacı Bektaş-ı Veli ile buluşan Yunus Emre kendince tuhaf bir soru ile karşılaşır. Hacı Bektaş-ı Veli, Buğday mı? İstersin himmet mi? Diye sorar. Yunus Emre buğday diyerek ısrarla cevap verir. Aynı diyalog defalarca olur ancak her seferinde Yunus Emre buğdayı tercih eder.

Hacı Bektaş-ı Veli’den buğdayları alan Yunus Emre, bir rivayete göre yoldayken bir rivayete göre de evine varında hanımının uyarısıyla kendisine gelir ve tekrar Hacı Bektaş-ı Veli hazretlerinin yolunu tutar. Dergâha gelince himmet isteyen Yunus Emre’ye Hacı Bektaş-ı Veli şöyle der: ‘’Bizden geçti. Emrem diyarına gidecek Tapduk Emre’yi bulacaksın. O sana himmet edecek.’’

İşte Yunus Emre’nin sergüzeşti böyle başlamış ve Tapduk Emre’nin yanında devam etmiştir. Tapduk Emre hazretleri ise Moğol akınları sonucu garba doğru ilerlemiş günümüz Kula ilçesinin Emre köyüne yerleşmiştir.

Tapduk Emre, dergâhta Yunus’a odunculuk görevi vermiştir. Yunus ise görev aşkıyla Tapduk Emre hazretlerine bir tane eğri odun getirmemiştir. Bu olay üzerine Yunus Emre vefat edince mezar taşına balta tasviri kazınmıştır.

Tapduk Emre Türbesi Rivayetleri

İlk rivayet şudur: Tapduk Emre Türbesi ‘ne varmadan biraz geride köy mezarlığı vardır. Rivayete göre bu türbede el yazması eserler mezarlık içerisinde gömülüymüş. Daha sonra kimliği belirsiz kişiler tarafından bu eserler çalınmış.

İkincisi ise; Çocuk sahibi olmayan aileler buraya gelir. Yunus Emre’nin kabri etrafında dönülür. Baltalı mezar taşının oradan bir taş kaldırılır ve altında ne varsa ona razı olunur ve yenir. Rivayet odur ki altından ne çıkarsa çıksın kişi, çıkan şeyi diline değdirdiği anda kaybolurmuş.

Üçüncü bir rivayette şudur: Bölgede kıtlık olduğu ve yağmur yağmadığı zaman Emre köyü civarında yaşayan bir kadın, kendisinde bulunan bir taş ile Tapduk Emre türbesine gelir elindeki taşı içerideki 9 mezardan birinin taşı üzerine koyar ve ardından bölgeye yağmur yağarmış.

Sonuç olarak baktığımızda Türkiye’nin birçok yerinde Yunus Emre veya Tapduk Emre’nin kabirlerinin olduğunu okur, görür, duyarız. Lakin hangisi gerçek hangisi değil bunları bizler bilemeyiz. Ancak yaptığım araştırmalar sonucu Yunus Emre ve Tapduk Emre hazretlerinin türbesinin Kula ilçesinde olduğu kanaatindeyim. Blog yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim. Gün olur Kula’ya yolunuz düşerse muhakkak Tapduk Emre Türbesi ‘ne türbe dönüşünde ise Carullah Bin Süleyman Camisine uğramanızı tavsiye ederim. Hoşça kalın.