Hocalı Katliamı: İnsanlık Tarihinin Kara Lekesi

Dağlık Karabağ Savaşı sırasında Ermenilerin,(Rusların desteği ile) 26 Şubat 1992 tarihinde Karabağ’ın Hocalı bölgesinde yaşayan Azerbaycan Türkü sivil vatandaşlarını toplu bir şekilde öldürmesi olayına “Hocalı Katliamı” denir.
Belgelere göre yazmak gerekirse dönemin uluslararası kurum ve kuruluşlarının katliamı, Ermenilerin gerçekleştirdiği yönündeki açıklamalar apaçık ortadadır. Bunları;
- Rus 366. Motorize Piyade Alayı
- İnsan Hakları Savunma Merkezi
- İnsan Hakları İzleme Örgütü
- The New York Times gazetesi olarak sıralayabiliriz.

Hocalı Katliamı Dağlık Karabağ ‘ın işgalinden bu yana gerçekleşen en kapsamlı sivil katliamdır.
İnsan Hakları İzleme Örgütü
Hocalı Katliamı Öncesi Ermeniler’in Faaliyetleri
Ermeniler Dağlık Karabağ’ı ele geçirip büyük bir devlet kurmak istiyorlardı.Sovyet Rusya’nın yıkılma sürecine girdiği dönemi fırsat bilen Ermeniler “Bölgeyi Türksüzleştirmek” politikası çerçevesinde yeniden harekete geçtiler.

1987 Yılı ekim ayında Ermeni Lobisi faaliyetleriyle,Sovyet İttifakı Komünist Partisi Merkezi Komitesi Siyasi Bürosu’nun üyesi Haydar Aliyev görevinden istifa ettirildi.Böylece Azerbaycan toprağı olan Dağlık Karabağ’ın işgal edilmesinde büyük engellerden biri olarak görülen Haydar Aliyev engeli aşıldı.Bu zamana kadar gizli hareket etmeye özen gösteren Ermeniler,bundan sonra faaliyetlerini açıktan yürütmeye başladılar.
Ermeniler,1987 Ağustos ayında,Karabağ’da nüfusun çoğunluğunu Ermenilerin oluşturduğunu iddia ederek bölgenin Ermenistan’a bağlanması için Moskova’ya başvurdular.Ancak Moskova bu teklifi kabul etmedi.Buna rağmen faaliyetlerini hızlandıran Ermeniler, Karabağ’da yaşayan Azerbaycan Türklerini göç etmeye zorladılar.
Ermeniler’in Azerbaycan’ı İşgali
Karabağ’ın Askeran bölgesinde iki Azerbaycan Türkü,Ermeniler tarafından öldürüldü.Bu olayın duyulması neticesinde Bakü ve Sumgayıt’ta protestolar meydana geldi ve bölgede yaşayan Ermenilerle Azerbaycan Türkleri arasında çatışmalara gerçekleşti.

Sumgayıt olaylarında 26’sı Ermeni, 6’sı Azerbaycan Türkü olmak üzere toplam 32 kişi hayatını kaybetti. Bu olayların failleri bulunamamakla birlikte,Ermeniler tarafından tertip edildiği bilinmektedir.
Olaylar bir türlü durulmamış ve bölgede kanlı çatışmalar yaşanmıştır. Ermeniler, Karabağ’ın başkenti Hankendi (Stepanakert)’nde saldırılarını arttırdılar.Bunun sonucunda her iki taraf da savunma örgütünü kurdu.Kısa zaman içerisinde çatışmalar Karabağ ve Azerbaycan-Ermenistan sınırına yayıldı.

Bu süreç içerisinde Azerbaycan’ın bütün bölgelerinde halk, hem Sovyetler Birliği idaresini hem de söz konusu çatışmaları protesto etmek ve kınamak için gösteriler düzenledi.Moskova Yönetimi Azerbaycan’a 24.000 asker sevketti.Kızıl Ordu birlikleri havadan,karadan ve denizden Azerbaycan’a saldırılar düzenledi. 130 kişinin hayatını kaybettiği ve yüzlerce insanın yaralandığı bu saldırı, Azerbaycan ’da günümüzde “20 Ocak Katliamı” olarak anılmaktadır.
Sovyet Ordusunun bu harekâtı sonucunda biraz daha cesaretlenen Ermeniler, saldırılarını arttırdılar.23 Ağustos 1990 tarihinde Ermenistan bağımsızlığı ilan etti ve Uluslararası Hukuku hiçe sayarak Dağlık Karabağ’ı kendi toprağı ilan etti.
Kısa zaman içerisinde Ermeniler Laçın, Ağdam, Askeran şehirlerine ve Şuşa-Bakü karayoluna saldırılar düzenledi.1991’de Azerbaycan-Ermeni sınırındaki Şaumyan bölgesinde Azerbaycan Türklerinin köyleri işgal edildi.Bu işgal sırasında her iki tarafta da kayıplar meydana geldi.Bunun üzerine Rus lider Boris Yeltsin ve Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev önderliğinde sorunun çözümlenmesi için iki taraf bir araya getirilerek ateşkes anlaşması imzalandı. Fakat Ermeniler saldırılarına devam ettiler.
Hocalı Katliamı ‘na Giden Süreç
Ermenilerin Büyük Ermenistan’ı kurma İdealleri ve kendilerinin soykırıma uğradıklarını iddia etmeleri ve bunu dünya kamuoyuna duyurmaları Hocalı Katliamı’na giden sürecin temellerini oluşturmaktadır.Asılsız soykırım iddiaları neticesinde intikam alma istekleri Hocalı’daki masum insanların katledilmesine sebep olmuştur.
Hocalı’nın Ermeniler açısından önemi
Hocalı,Karabağ’da tek havaalanının bulunduğu ve demiryolunun geçtiği, 7000 nüfuslu bir yerleşim yeriydi.Hocalı’nın ele geçirilmesi Askeran ve Hankendi arasındaki yolun açılarak, Şuşa dışında Dağlık Karabağ’ın tamamının kontrol altına alınması anlamına gelmekteydi. Ayrıca Hocalı’nın işgal edilmesiyle birlikte burada bulunan havaalanı vasıtasıyla Dağlık Karabağ’a gidecek olan askeri teçhizat kolayca nakledilebilecekti.
Hocalı’nın Kuşatılması
Hocalı Ekim 1991’den itibaren abluka altına alındı.Karadan ve havadan bölgeye ulaşım engellendi,kentin elektiriği kesildi.25 Şubat’ı 26 Şubat’a bağlayan gece Ermeni güçleri 366. Rus Alayı’nın desteği ile Hocalı kentini işgal etmeye başladı. Üç koldan saldırıya uğrayan halk Ağdam’a doğru kaçtı.Kaçan halk,Ermeni güçleri tarafından pusuya düşürülerek kadın-erkek, genç-yaşlı, bebek-çocuk denmeden işkencelerle canice öldürüldüler.
Ermeni ve Rus ordusuna karşı Azerbaycan güçleri karşılık vermeye çalışsa da ellerinde bulunan hafif silahlarla ağır Rus ve Ermeni silahlarına karşı başarı sağlayamamışlardır.Bu kadar zor durumda ve stratejik bir bölge olmasına rağmen, Mutallibov iktidarı Hocalı’nın savunulması yönünde gerekli çabayı gösterememiştir.Mutallibov olaydan sonra istifa etmiştir.
Hocalı katliamı neticesinde 106’sı kadın, 83’ü çocuk ve 70’i yaşlı olmak üzere toplam 613 sivil katledilmiştir.Ayrıca 487 kişi ağır yaralanmış, 1275 kişi rehin alınmış ve 150 kişiden de bir daha haber alınamamıştır.
Katledilenler arasında canlı canlı yakılanlar, kafa derisi yüzülenler, kafası kesilenler, gözleri oyulanlar ve karnı süngüyle yırtılan hamile kadınlar da bulunuyordu. Daha doğmamış bir bebeğin anne karnından çıkarılarak öldürülmesi, gözünü kan bürümüş bu cani topluluğun aslında tek derdinin toprak olmadığının büyük bir göstergesidir.

Bazı Ermenilerin Kendi İfadeleriyle Katliamı Anlatmaları
Ateşlerin Arasında Bir Nefes
Söz konusu vahşet Ermeni bir gazeteci olan Daud Kheyriyan’ın kaleme almış olduğu “Haçın Hatırı İçin” adlı kitabında şu şekilde anlatılmaktadır:
“…Gaflan denen ve ölülerin yakılmasıyla görevli Ermeni grup, 2 Mart günü Hocalı’nın 1 kilometre Batısına 100 Azerbaycanlı cesedini getirip yığdı. Son kamyonda 10 yaşında bir kız çocuğu gördüm. Başından ve elinden yaralıydı. Yüzü morarmıştı. Soğuğa, açlığa ve yaralarına rağmen hâlâ yaşıyordu. Çok az nefes alabiliyordu. Gözlerini ölüm korkusu kaplamıştı. O sırada Tigranyan soyisimli bir Ermeni asker onu tuttuğu gibi öteki cesetlerin üzerine fırlattı. Sonra tüm cesetleri yaktılar. O sırada sanki yanmakta olan ölü bedenler arasında bir çığlık işittim… Yapabileceğim bir şey yoktu. Ben Şuşa’ya döndüm, onlar Haç’ın hatırı için savaşa devam ettiler.”

Ermeni Doktor Zori Balayan’ın Vahşeti
İntikamdan gözlerini kan bürümüş acımasız Ermeni Doktor Zori Balayan 13 yaşındaki Türk çocuğunun hiçbir ilaç kullanmadan diri diri derisini yüzdü. Bu insanlık dışı olayın çok iftihar edilecek bir durum olduğunu zannetmiş olacak ki “Ruhumuzun Canlanması” adlı kitabında yaptıklarını gururla anlatmıştır. Aynı işkenceyi üç çocuk üzerinde daha denediğini ve mutlu olduğunu ifade etmiştir. Bunun bir deney olduğunu da ekleyen Balayan canlı canlı derisi yüzülen çocukların yedi dakikada öldüklerini belirtmektedir.
Hocalı Katliamı Sonrası Hukuksal Faaliyetler Ve Tepkiler
Karabağ sorunun çözümü için 1992’de kurulan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubu faaliyetleri çözüm getirememiştir. Birçok görüşmenin ardından Rusya’ya güvenen Ermenistan Azerbaycan topraklarını işgal etmeye devam etmiştir.

Azerbaycan Meclisi 1994’te düzenlenen bir oturumla Hocalı’da yaşananları “Hocalı Soykırımı” olarak kabul etmiştir.
8 Mayıs 1994 tarihinde Moskova’da imzalanan Bişkek Protokolü ile Azerbaycan ve Ermenistan arasında ateşkes imzalanmıştır. Aynı yıl düzenlenen bir oturumla Azerbaycan Meclisi, söz konusu katliamı “Hocalı Soykırımı” olarak kabul etmiş ve Azerbaycan hükümeti tarafından 25 Ekim 1996 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na, Hocalı vahşetini anlatan bir bildiri sunulmuştur. Burada Ermenilerin etnik temizlik yaptığına dair bulgular, kronolojik olarak dile getirilmiştir.
Türkiye;Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubu ve BM Güvenlik Konseyi nezdinde “soykırım” konusunda girişimlerde bulunmuş, Dağlık Karabağ sorunun çözümü için 6 maddeden oluşan bir çözüm önerisi sunmuştur.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 2010 yılında aldığı kararla katliamı gerçekleştirenler savaş suçluları olarak tanımlanmış ancak cezalandırılmaları konusunda bir girişimde bulunulmamıştır.
Hocalı’da yaşananlar,1949 Cenevre Sözleşmesi, Birleşmiş Milletler’in(BM) Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi gibi birçok sözleşmenin ihlal edildiğini açıkça göstermektedir.
Meksika, Macaristan, Pakistan, Kolombiya, Çek Cumhuriyeti, Bosna-Hersek, Peru, Honduras, Romanya, Slovenya, ABD’nin çok sayıda eyaleti, Hocalı Soykırımı’nı tanıdıklarına ilişkin kararlar almıştır.
Türkiye, Almanya, İtalya, Ürdün, Letonya, İsrail ve diğer çok sayıda ülkenin parlamentolarında Hocalı Soykırımı görüşülmüş ya da bu ülkelerin yetkilileri Birleşmiş Milletler dâhil olmak üzere uluslararası kuruluşlarda insanlık suçlarıyla ilgili yapılan toplantılarda Hocalı Soykırımı’na da değinmişlerdir.
Ermenilerin Hocalı’da gerçekleştirdikleri hocalı soykırımı sonrası tepkiler gösterilmiş,olayların dünya kamuoyuna gerçek bir şekilde yansıtılması için yukarıda da ifade edildiği gibi birçok girişimde bulunulmuştur. Ne yazık ki suçlular cezalandırılmamış,aksine Ermenistan’da birçoğu farklı yüksek mevkilere getirilmişlerdir.
Kaynakça
EYVAZLI,Elşad,Hocalı Katliamı’na Giden Süreç Ve Türk Basınında Hocalı Katliamı, Avrasya İncelemeleri Dergisi, 2019
ALİZADE,Rövşen,25. Yılında Hocalı Soykırımı Uluslararası Sempozyumu E-Kitabı,Hocalı Soykırımı:Yankıları Ve Etkileri, 2017
UÇAK,Salih,25. Yılında Hocalı Soykırımı Uluslararası Sempozyumu E-Kitabı, Tarih Ders Almayanlar İçin Tekerrürden İbarettir , 2017
GÜRLER,Ahmet Yavuz,25. Yılında Hocalı Soykırımı Uluslararası Sempozyumu E-Kitabı, Uluslararası Hukuk Bağlamında Hocalı Soykırımı , 2017
HASANOV, Yusif,Rus Yönetimi Altında Ermeniler İle Azerbaycan Türkleri Arasındaki İlişkiler,Yüksek Lisans Tezi,Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara , 2008
DALKILIÇ,İlknur,Azerbaycan’ın Bağımsızlık Süreci Ve Türkiye- Azerbaycan İlişkileri ( 1991- 2000),Yüksek Lisans Tezi,Dokuz Eylül Üniversitesi Atatürk İlkeleri Ve İnkılap Tarihi Enstitüsü, İzmir, 2015
AYDIN,Mustafa,Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi,Karabağ
TUNCERLİ,Özge,Dağlık Karabağ Sorunu Kapsamında 1988 Sumgayıt Olayları, Ulisa:Uluslararası Çalışmalar Dergisi, cilt 3, sayı 2
ÖZÇELİK,İsmail,Karabağ’daki Hocalı Soykırımının Tarihi Arka Planı , VAKANÜVİS- Uluslararası Tarih Araştırmaları Dergisi,cilt 2 , Kafkasya Özel sayısı, 2017
EKİCİ,Yunus,Azerbaycan ve Ermenistan Arasında Bitmeyen Dağlık Karabağ Sorunu,VAKANÜVİS- Uluslararası Tarih Araştırmaları Dergisi, cilt 2, sayı 1, 2017
Çok güzel bir yazı olmuş 👍 kaleminize sağlık
Teşekkür ederim 😊
Çok Bilgilendirici Bir Metin Olmuş Elinize Sağlık.👏
Günümüz gençlerinin hocali soykırımını tüm detayı ile öğrenebilmek için gayet açıklayıcı bir yazı olmuş elinize sağlık 🙏
Teşekkür ederim 😊