Dârüssaâde Ağası-Kızlar Ağası-Kara Ağa

Dârüssaâde ağası Osmanlı sarayının Harem (Dârüssaâde) kısmındaki hizmetlileri, diğer ağaları yöneten kişidir.
Dârüssaâde nedir?
Dârüssaâde tabiri, Osmanlılarda yaklaşık 380 yıl padişahların ve ailelerinin ikametgâhı olan Topkapı Sarayı’nın Harem Dairesi için kullanılmıştır.[1]
Osman Devleti saraydan yönetilirdi. Yöneticileri sarayda eğitim alırdı. Sarayı bir nevi üniversite gibi düşünebiliriz. Sarayda Osmanlı hanedan üyeleri ve kulları yaşar. Ülkeyi de bu büyük aile yönetirdi. İmparatorluğu, içinde yaşadıkları, eğitim aldıkları bu sarayın üç ayrı bölümünden idare ederlerdi.
Bu bölümler, Birun, Enderun (Sarayın Enderun/Babüssade kısmında beyaz hadımlar/akağalar görevliydi.) ve Harem’di.

Dârüssaâde Ağası
Bu yazımızda harem içerisinde görevli olan Dârüssaâde Ağası (Kızlar Ağası/Kara Ağa) hakkında bilgi vereceğiz.
Saraylarda hadım hizmetliler kullanmak çok eski ve köklü bir geleneğe dayanır. Eski Doğu’nun bütün saraylarında, Sasanilerde, Çin’de, Roma’da ve Bizans’ta hadım hizmetkarlar kullanılırdı.[2]
Ayrıca tavaşi veya hadım ağalara ortaçağ dönemi Müslüman ve Türk devletlerinde de rastlanmaktadır.
Osmanlı Devleti İslam ile yönetilen bir devlet olduğundan sarayda çalıştırılacak hizmetlileri hadım etmek yerine daha önce hadım edilmiş olan çocuk köleler kullanılmaktaydı. Bunun dışında Osmanlı Devletinin hadım hizmetliler konusunda Bizans İmparatorluğu’ndan da etkilendiği söylenebilir.[3]
Osmanlı devletinde hadımların kullanılması Çelebi Sultan Mehmet devrine rastlamaktadır. Bunlar beyaz hadımlar (akağalar) ve zenci hadımlar (karaağalar) olmak üzere iki ayrı sınıftı. Beyaz hadımlar (akağalar) Babüssaade kısmında hizmetlerini yürütürlerdi. Zenci hadımlar (karaağlar) ise Dârüssaâde kısmında hizmet ederlerdi. Hadım ağalar sarayın kadınlara ait kısmında hizmet ettiklerinden kendilerine “kızlar ağası” da denilmiştir. Topkapı Sarayı Müzesi Arşivlerine göre; Dârüssaâde ağaları “ağa hazretleri, ağa efendi ve büyük ağa” unvanlarıyla da anılmışlardır.
Zenci Ağalar/Kara Ağalar denilmesinin sebebi bu ağaların Afrika’nın muhtelif yerlerinden gelen kölelerden seçilmesiydi.
Hadım edilmiş siyah kölelerin Osmanlı sarayında yaygın şekilde görev almalarının birçok nedeni vardı: Öncelikle kadınlarla cinsel ilişki kuramamaları sebebiyle haremde görev yapmalarında bir sakınca görülmüyordu. Hiçbir zaman çocukları olmayacağı için ve hiç akrabaları da olmadığı için padişah ve saraya olan sadakatlerinden kuşku duyulmuyordu.[4]
Tanzimatla beraber getirilen köle ticareti yasağından sonra dahi tavaşi/hadım ağalar Dârüssaâde Ağalığı sistemi içerisinde devletin son dönemine kadar kullanılmaya devam edilmiştir. Tarihçi Ehud R. Toledano’ya göre; 1903 senesinde yalnız hanedanın sahip olduğu Afrika menşeli hadım sayısı 194’tü.

sünnet törenine götürmesi (1720-1732)
Kızlar Ağası Saraya Nasıl Alınırdı? Karaağalar Nasıl Yetiştirilirlerdi?
Haremde ocak geleneği bulunmaktadır. Zenci ağalar bu ocak adabına göre eğitilirdi. Ocak terbiyesine önem verilirdi. Harem’e ilk giren zenci ağa “en aşağı” unvanı ile hizmete alınırdı. Ocak defterine kaydedilir ve ortancalar içinde muteber bir lalaya el öptürülürdü. Bunlar “nöbet kalfaları” denilen ağaların emirlerine uyar, Harem kapılarını beklerlerdi. Bu sırada Dârüssaâde Ocağı’na ait usul ve kanunu öğrenip acemi ağalığa geçerler, daha sonra da içlerinden en kıdemlisi nöbet kalfası olurdu. Acemi ağalar nöbet kalfasından sonra ortanca olurlardı. Ortancalar kapı nöbetine nezaret ederlerdi. Ardından hâsıllı (hasırlı) olup on ikinci hâsıllının en eskisi terfi ederek yayla başkapı gulâmı, sonra Yeni Saray başkapı gulâmı ve daha sonra Eski Saray baş kapı gulamı olurdu. Eski Saray baş kapı gulamı terfi ettirilip Dârüssaâde ağalığına getirilirdi. Normal yükselme bu şekilde olurdu.
Ağayân-ı dârü’s-saâde de görevli olan ağaları sıralamak gerekirse en alt kademeden üst kademeye doğru şu şekildedir:
- En Aşağı Ağalar
En Aşağı Ağa ocağa girdikten sonra aşağıdaki hizmetleri yerine getirirdi.
Nöbet Kalfalarının emirlerine riayet etmek,
Ocağa kendinden önce girenlere hizmet etmek,
İbadet vakitleri dışında kapı nöbeti tutmak,
- Acemi Ağalar
- Nöbet Kalfaları
Nöbet Kalfalığına yükselen zenci ağa artık Dârüssaâde ağası ile birebir görüşme seviyesine gelmiş olurdu. Nöbet kalfaları 5 kişiydi ve görevleri;
Harem kapılarının anahtarlarını Dârüssaâde ağasından sayarak almak ve akşam kilitleyip yine sayarak teslim etmek
Nöbet Kalfalarından en kıdemlisi Halvete memurdu. Yani padişah ailesiyle bir arada olduğunda diğer nöbet kalfalarını odalarında tutmakla görevliydi. Edebi gözetmek ve güvenliği sağlamakla görevliydi.
- Musandıracı Ağalar
- Ortanca Ağalar

Ortancalar 4 kişi olurdu. Bu sınıfa yükselme ortanca çıkmak denilen bir merasimle gerçekleşirdi. Aday bu şerefe nail olacağı gün, sabah namazından iki saat önce kıdemli ağalardan biriyle oda kapılarının önüne gelir. Rehberlik eden ağa kapı önünden “Lala destur falan ağa ortanca çıkacak” diye seslenir. Odadakiler isterlerse kapıyı açık gelenlere görüşür istemezler ise açmazlar. Bu takdirde aday ve rehber ağalar beklemeyip çekip giderler. Ortanca çıkan ağa namazdan sonra Dârüssaâde ağası dairesi nazırı demek olan ulu oda lalasının vasıtasıyla da Dârüssaâde ağasının huzurlarına çıkar ve etek öper. Şükran merasimi baş kapı gulamı ile birlikte ocak camiine gidilmesi ve hazır bulunanlara para saçılmasıyla sona erer.
- Hasıllı Ağalar
Bunların düzeni de ortancalara benzerdir.

Münhal gediğe en kıdemli ortanca ağa terfi eder ve kanun gereği, aralarına katıldığı kendinden kıdemli bütün hasıllı ağaların, baş kapı gulamı ile Dârüssaâde ağasının eteklerini öptüğü benzer merasimle hasıllı çıkar. Buna da adı üzerinde hasıllı çıkmak denir.
Dönüşümlü olarak kapı nöbetçilerine nezaret ederler.
- Yayla Baş Kapı Gulamı
- Yeni Saray Baş Kapı Gulamı
- Haseki Sultan Baş Ağası
- Hanım Sultanlar Baş Ağaları
- Hazine Vekili
- Musahib Ağalar
- Eski Saray Baş Kapı Gulamı
- Hazinedar Ağa
- Valide Sultan Baş Ağası
Bütün bu sıralı ağalar birbirine bir silsile ile bağlı idi. Aralarında ocak terbiyesinden gelen saygı vardı.
Dârüssaâde Ağası
Dârüssaâde ağasının yardımcıları hazinedar ağa, hazine vekili ve baş kapı gulamıdır. Dârüssaâde yerinde olmadığı zaman ona vekalet ederlerdi.
- Ağa dairesi hizmetlileri
- Oda Lalası
- Kürkçü
- Küşçü
- Kahveci
- Baş Çukadar
- Heybeci
- Zülüflü Baltacı
- Kozbekçi
Dârüssaâde ağalığı görevini alan kişiye padişah huzurunda samur kürk giydirilirdi. Ağalığını bildirmek için beyaz üzerine hatt-ı hümayun yollanırdı.
Dârüssaâde Ağalarının belli bir görev süreleri bulunmamaktaydı. Görevden alınmaları genellikle Cuma günü olurdu. Görevden azledildikten sonra Mısır’a gönderilirlerdi.
Dârüssaâde Ağasına Bağlı Görevliler Kimlerdi?
- Hazînedâr-ı şehriyârî (Hazine Görevlisi),
- Başmusâhib (Padişahı eğlendiren, ona arkadaşlık, dostluk ve danışmanlık yapan kimse),
- Musâhibler (Padişahı eğlendiren, ona arkadaşlık, dostluk ve danışmanlık yapan kimse),
- Lalalar,
- Vâlide sultan başağası,
- Vâlide sultan ağaları,
- Sultanların başağaları,
- Sultanların ağaları,
- Vâlide sultan kethüdâlası,
- Sultanların kethüdâları,
- Kadın, Usta ve Kalfa, unvanı verilen Harem’deki kadın görevliler,
- Dârüssaâde ağası yazıcısı,
- Haremeyn müfettişi,
- Haremeyn muhasebecisi,
- Haremeyn mukātaacısı idi.
Dârüssaâde ağasının resmi yardımcıları hazinedar ağa, hazine vekili ve baş kapı gulamıdır.
1574 yılında Dârüssaâde ağası olan Habeşi Mehmet Ağa 1586-1587 yılları arasında Evkâf-ı Haremeyn vazifesini Babüssaade ağaları üzerinden Dârüssaâde ağaları üzerine almasıyla Dârüssaâde cemaatini siyasi olarak üst kademeye yükseltmiştir. Bundan sonra bütün haremde görevlilerin amiri olmuşlardır. Kara ağalar padişaha ve ailesine yakın olduklarından siyasete de yön verdikleri durumlar olmuştur.
Dârüssaâde ağaları ve Harem ağalarının görevli oldukları ve ikamet ettikleri yerler vardı.
- Karaağalar nöbet yeri,
- Karaağalar Mescidi,
- Karaağalar Koğuşu,
- Dârüssaâde ağası dairesi,
- Şehzadeler Mektebi,
- Musâhib-i şehriyârî,
- Hazînedâr-ı şehriyârî,
- Dârüssaâde Hazinesi,
- Dârüssaade ağasının hamamı, misafir ve yatak odaları,
- Harem ağaları koğuşu,
- Başkapı gulâmı dairesi,
- Hâsıllı veya hasırlı,
- Acemi Harem ağalarının meskenidir.

Osmanlı belgelerine göre bilinen Dârüssaâde Ağaları ve çalıştıkları dönemler
- Habeşi Mehmet Ağa, 1574-1590 yılları arasında,
- Habeşî Server Ağa, 1590-1592 yılları arasında görev yapmıştır. En kısa görev yapan ağadır.
- Saray Ağası El-hac Mustafa Ağa, 1592-1596 yılları arasında,
- Osman Ağa, 1596-1602 yılları arasında valide sultan ağalığından tayin edilmiştir.
- Abdürrezzak Ağa, 1602-1603 yılları arasında,
- Reyhan Ağa, 1603-1605 yılları arasında,
- El-Hac Mustafa Ağa, 1605-1620 ve 1622-1624 yılları arasında,
- Süleyman Ağa, 1620-1622 yılları arasında,
- Malatyalı İsmâil Ağa, 1621-1623 yılları arasında
- İdris Ağa, 1624-1640 yılları arasında,
- İbrahim Ağa, 1640 ve yılında,
- Hoca Sünbül Ağa, 1640-1644 yılları arasında,
- Taşyatur Ali Ağa, 1644-1645 yılları arasında,
- Celali İbrahim Ağa, 1645-1647 ve 1648-1649 yılları arasında,
- İshak Ağa, 1647 ve 1649 yılında,
- Musahib Mehmet Ağa, 1647,
- Mesut Ağa, 1647-48 yılında musahiplikten tayin edilmiştir.
- Eski Saray Ağası Mehmet Ağa, 1649-1651 yılları arasında,
- Lala Süleyman Ağa, 1651 yılında, yani Sultan İbrahim vefat ettikten sonra, valide sultan baş ağalığından tayin edilmiştir. 1652 senesinin temmuz ayında azl edilir. Mısıra sürgün edilir.
- Behram Ağa, 1652-1656
- Dilaver Ağa, 1656-1657
- Solak Mehmet Ağa, 1657-1663
- Muslu/Musullu Ağa, 1663-1668
- Abbas Ağa, 1668 yılında valide sultan baş ağalığından tayin edilmiştir. Abbas Ağa hakkında bir dipnot eklemek gerekir. Abbas Ağanın kendi adıyla yaptırdığı bir çeşme bulunmaktadır. Abbas Ağa Çeşmesi (Dârüssaâde Ağası Çeşmesi): Aşçıbaşı Mahallesi’nde Hünnap Sokağı’nın başında Arakiyeci Camii’nin karşısında bulunan bu çeşme kefeki taşından, 1669 tarihinde yaptırılmıştır.
- Yusuf Ağa, 1671-1687 yılları arasında vazifelendirildi. 1671 ağustosunda hazinedar ağalıktan yükseldi ve on altı yıl görevde kaldı.
- Hazinedar Ali Ağa, 1687-1688 yılları arasında görevde kaldı. 1687 senesi kasım ayının ilk günü Dârüssaâde ağalığına getirildi.
- Mustafa Ağa, 1688-1689 yılları arasında,
- Lala Ahmet Ağa, 1689-1691 yılları arasında,
- İsmail Ağa, 1691-1692 yılları arasında,
- Kaba Nezir Ağa, 1692-1694,
- İshak Ağa, 1694-1695 yılları arasında haseki sultan baş ağalığından Dârüssaâde Ağalığına tayin edilmiştir.
- Yapraksız Ali Ağa, 1695-1701,
- İkinci Nezir Ağa, 1701-1704
- Abdurrahman Ağa, 1704 yılında
- Uzun Süleyman Ağa, 1704-1713
- Anber Mehmet Ağa, 1713-1717 yılları arasında hanım sultan baş ağalığından Dârüssaâde Ağalığına tayin edilmiştir.
- Hacı Beşir Ağa, 1717-1746 yılları arasında 29 yıl Dârüssaâde Ağalığı yaparak en uzun süre görev yapan ağa olmuştur.
- Hazinedar Beşir Ağa, 1746-1752
- Zeynel Ağa,
- Nadir Ağa,
- Gazanfer Ağa, yılında Dârüssaâde ağalığına tayin edilmişlerdir.
Son Dârüssaâde ağası Said Ağa’dır. (1922)
Dârüssaâde Ağaları ile alakalı kapsamlı bilgi içeren kaynaklar
- Ahmet Resmi (Hamîletü’l-kübrâ fî vasf-i ağavât-ı dârü’s-sa’âdetü’l-uzmâ,)
- Ali b. Abdurrauf (Râfi’ü’l-gubûş fî fezâili’l-hubûş)
- Ahmet Refik (Kızlar Ağası)
- Derviş Abdullah (Risale-i Teberdariye Fî Ahvâl-i Dâru’s-saâde)
- Sema Ok (Harem Dünyası-Haremağaları)
- Aydın Taner (Hadım)
- Mekkeli Ali Efendi (Mir’atu’l-hubûş fi’l-usûl)
- Cengiz Orhonlu, (Derviş Abdullah’ın Dârüssaâde Ağaları Hakkında Bir Eseri:
- Risale-i Teberdariye Fi Ahval-i Dârü’s-saâde)
- Ata Bey, (Dârü’s-saâde ağaları tabir olunan zenci ağalar ocağının tahkik olunabilen usûI ve nizâm ve kanun ve hizmetleri)
- Gelibolulu Mustafa, (Ali, Görgü ve Toplum Kuralları Üzerine Ziyafet Sofraları)
Kaynak
[1] https://islamansiklopedisi.org.tr / darussaade
[3] M. Fuad Köprülü, Bizans Mliesseselerinin Osmanlı Müesseselerine Tesir
[4] https://tr.wikipedia.org/wiki / K%C4%B1zlar_a%C4%9Fas%C4%B1
- Halkalı Ziraat Mektebi 1892Halkalı Ziraat Mektebi, İstanbul’un Küçükçekmece ilçesinde bulunan günümüzde Sabahattin Zaim Üniversitesi bünyesinde bulunan bir Osmanlı okuludur. Yapının tarihçesine geçmeden önce Osmanlı Devleti’ndeki eğitim modernleşmesinden kısaca bahsetmek gerekir. Osmanlı Devleti, Sultan…
- Koçi Bey Risalesinde Liyakat Özellikleri: İlim, Âlim, AdaletKoçi Bey risalesinde liyakat: Her ilmin kendine has faydaları vardır. Fizik; kimya, biyoloji, matematik gibi fennî ilimler, insana iyi bir meslek edindirdiği gibi sosyal bilimler de insana şahsiyet ve şuur…
- Pargalı İbrahim Paşa Figani’yi Neden İdam Ettirdi?Osmanlı Devleti’nde yaşanan bir olay, tarihin tozlu sayfalarında hala merak uyandıran bir soruyu barındırır: Pargalı İbrahim Paşa, neden şair Figani’yi idam ettirdi? İbrahim Paşa, Osmanlı İmparatorluğu’nda yükselerek Sultan’ın yakın dostu…
- Yavuz Sultan Selim Han’ın Türbedarı: Bir De Evliya Olduğunu Söylerler!Osmanlı İmparatorluğu‘nun etkileyici tarihinde, Sultan 2. Abdülhamid Han ve Yavuz Sultan Selim Han’ın türbedarı arasında yaşanan olay, tarihi bir ders niteliğindedir. Bu ilginç hikaye, 34. Osmanlı Padişahı Sultan 2. Abdülhamid…
- Bir Japon Aydının Gözünden Türkiye ve TürklerBir Japon aydının gözünden Türkiye ve Türkler konulu yazımızın baş kahramanı Japon Aydını Nagase Hosuke’dir. Bahse konu aydın Türkiye ziyareti sonrasında ülkesine döndükten sonra 1915 senesinde Türkiye ve Türkler konulu…
- Sarıkamış HarekatıSarıkamış Harekatı konusuna girmeden genel bir değerlendirme yapmak yerinde olacaktır. Sarıkamış, Doğu Anadolu Bölgesi’nin güneydoğusunda yer alır. Kars şehir merkezine 55 km uzaklıkta olup kayak merkezi, sarıçam ormanları ve kar…
- Osmanlı Padişahları ListesiOsmanlı Padişahları listesi, Osmanlı Padişahları sıralaması nasıldır? Osmanlı Padişahlarının babaları kimlerdir? Osmanlı Padişahları kaç yıl tahtta kaldılar? Hangi Padişah kaç sene tahtta kaldı? Padişahların mezarları nerededir? Osmanlı Sultanlarının lakapları nedir?…
- Osmanlı’da Cellat TeşkilatıCellat ibaresi ceza almış, suç işlemiş ve aldığı cezanın derecesine göre ölüm emri verilmiş kişilerin infazını gerçekleştiren kişiler için kullanılmaktadır. Osmanlı döneminde hüküm yemiş kişilere birçok ceza çeşidi uygulanmaktaydı. Bu…
- Çanakkale Savaşı’nın Önemi, Özellikleri ve SonuçlarıÇanakkale Savaşı 1915-1916 yıllarında, 1. Dünya savaşı esnasında gerçekleşen büyük ve kanlı bir savaştır. Osmanlı İmparatorluğu tarafından savunma cephesi olarak açılan Çanakkale cephesi, Çanakkale Savaşı’nın yaşandığı yerdir. Tarihte adı “Centilmenler…
- Dârüssaâde Ağası-Kızlar Ağası-Kara AğaDârüssaâde ağası Osmanlı sarayının Harem (Dârüssaâde) kısmındaki hizmetlileri, diğer ağaları yöneten kişidir. Dârüssaâde nedir? Dârüssaâde tabiri, Osmanlılarda yaklaşık 380 yıl padişahların ve ailelerinin ikametgâhı olan Topkapı Sarayı’nın Harem Dairesi için…
- Galata Bankerleri: Osmanlı’nın Finansal DestekçileriGalata Bankerleri Osmanlı Devleti’nde malî ve iktisadî işlerin yürütülmesinde etkin rol oynayarak, İstanbul’un fethini takip eden dönemden başlayarak Osmanlı’nın son zamanına kadar devam eden süreçte devletin mali işlerinde söz sahibi…
- Valide Mahpeyker Kösem Sultan Saçıyla Boğduruldu!Valide Mahpeyker Kösem Sultan, Valide Turhan Sultan ile giriştiği siyasi mücadeleyi o devirde sarayda iktidarı gizliden gizliye elinde tutan Saray ağaları oyunuyla kaybeder. Dönemin en önemli öne çıkan karakteri Lala…
- Birinci Kosova Savaşının Önemi Nedir? Birinci Kosova Savaşının Nedenleri Ve Sonuçları NelerdirBirinci Kosova Savaşının önemi nedir? Savaş kimler arasında, nerede ve nasıl meydana geldi? Birinci Kosova Savaşının nedenleri ve sonuçları neler? Savaş düzeni nasıldı? Birinci Kosova Savaşının nedenini şu şekilde belirtebiliriz….
- Hint Deniz Seferleri ‘’Osmanlı-Portekiz Savaşları’’Hint Deniz Seferleri, Osmanlı İmparatorluğu’nun miladi 1538 yılında Hint diyarında Portekizlilerle yaşadığı mücadelelerdir. Hint Okyanusu’na dört büyük sefer düzenleyen Osmanlı İmparatorluğu, sadece Balkanlara, Anadolu’ya ve Kuzey Afrika’ya sıkışmış bir devlet…
- Deliler: Osmanlı’nın Cesur SüvarileriDeliler hakkında bahsedeceğimiz yazımıza geçmeden önce bazı tanımlardan bahsetmek yerinde olacaktır. Deliler, Osmanlı ordusunun askeri sınıflarından birini oluşturmaktadır. Osmanlı ordusu iki kısma ayrılmaktadır. Merkez kuvvetleri ve eyalet kuvvetleri olmak üzere….
- Osman Gazi’nin Şahsiyeti Nasıldı?Osman Gazi’nin şahsiyeti bir çok kaynakta belirtilmektedir. Osmanlı Devleti yüzyıllarca Cihan Şumul olarak bir çok memleketi idare etmiştir. Bu kadar büyük bir medeniyetin kurucusu olan Osman Bey’in şahsiyeti ön plana…
- Mürur Tezkeresi Nedir? İstanbul’a Herkes Giremezdi!Mürur Tezkeresi nedir? İlk defa hangi padişah zamanında uygulanmaya başlandı? Uygulama nedenleri nelerdi? Mürur Tezkeresinde hangi bilgiler içerirdi? Ne kadar süreyle kullanılırdı? Ne zaman kaldırırlmıştır? Mürur Tezkeresi: Osmanlı topraklarında seyahat…
- Ralamb Koleksiyonunda 17. Yüzyıl OsmanlısıRalamb koleksiyonunda 17. yüzyıl Osmanlısı adlı yazımızda Osmanlı Devletinin ilk İsveç elçisi olan Claes Brorson Ralamb’ın Kıyafet Albümü koleksiyonuna göz atacağız. Eser Claes Brorson Rålamb tarafında 1657-58 yıllarında çarşı ressamlarına…
- Hasan Fehmi Paşa: Uyanırsa o da giderSultan II. Abdülhamid Han zamanında gümrük emini olan Hasan Fehmi Paşa bilgili, faziletli ve aynı zamanda sabırlı, cesur bir devlet adamı idi. Gürcü asıllı çalışkan bir Osmanlı devlet adamıydı. Bugün…
- Beylerbeyi SarayıBeylerbeyi Sarayı ne zaman yaptırıldı? Beylerbeyi Sarayı’nın mimarı kim? Beylerbeyi Sarayı’nın bölümleri neler? Beylerbeyi Sarayı’nda kimler konuk edilmişti? 1829 yılında II. Mahmud Beylerbeyi’nde ahşap bir saray yaptırdı. Mâbeyin ve Harem…
- Çırağan SarayıÇırağan ne demek? Neden Çırağan Sarayı deniliyor? Çırağan Sarayı nerede? Çırağan Sarayı kim tarafından yaptırıldı? Soruların cevabı ve daha fazlası için yazımızı okumaya devam edebilirsiniz. Çırağan; Lale Devri’nde (1718-1730), mum…
- Yıldız SarayıYıldız Sarayı, III. Selim tarafından annesi Mihrişah Sultan için yapılmış, III. Selim’in babası III. Mustafa adına da rokoko tarzında bir çeşme inşa edilmiştir. Yıldız Sarayı, II. Abdülhamid’in her detayıyla özel…
- Dolmabahçe SarayıDolmabahçe sarayı nerededir? Dolmabahçe Sarayı’nın bölümleri? Dolmabahçe Sarayı’nın mimarisi nasıl? Dolmabahçe Sarayı’nın dekorasyonu nasıl? Dolmabahçe Sarayı’nın ana yapısı ve daha fazlası için yazımızı okuyabilirsiniz. Dolmabahçe Sarayı’nın bulunduğu bölge her dönem…
- Ayasofya Çarşısı nerededir? Yandı Mı?Ayasofya Çarşısı nerededir? Ayasofya Çarşısı ne zaman yandı? Günümüzde hala var mı? Ayasofya Çarşısı nerededir? Ayasofya Çarşısı: Ayasofya Camii’nin, yanan Adliye Nezareti binası ile Ayasofya Hamamı’nın önünde barakalardan kurulu, bugün…
- Orta Çağ’dan Yeni Çağ’a, Fatih Sultan MehmetÇağ kapatıp çağ açan imparator; sultan, Grand Turco (Büyük Türk), Ebu’l-Feth, Kayser’i Rum ve Roma İmparatoru gibi başlıca sıfatlara sahip olan Fatih Sultan Mehmet Han, Osmanlı İmparatorluğu’nun yedinci padişahıdır. Mehmed’i…
- Fatih zehirlenerek mi öldü? Fatih’in hastalığı neydi?Son zamanlarda Fatih Sultan Mehmet’in ölümü merak edilen konular arasında. Fatih zehirlenerek mi öldü? Hekimler ilaç yerine zehir mi verdiler? Zehirlenme iddiaları doğru mu? Fatih’in hastalığı neydi? Fatih Sultan Mehmet…
- Osmanlılar ÜzerineOsmanlılar Üzerine Osmanlılar üzerine konuşacağımız bu yazımda, sizlerle Osmanlıların kuruluş döneminin şartlarını ele alacağız. Hayırla okuyunuz. Oğuz Han’ın soyundan gelen Kayılar, birliklerini sağladıkları vakit ata topraklarından kalkarak uç topraklara yönelmişlerdir….
- Kölelik Kavramı ve Köle TicaretiKölelik, sıradan kesim insanlardan ziyade, savaşlar nedeni ile yurtlarını kaybedip esir düşen, üst zümrenin elinin altında çalıştırdığı, hayatta kalma mücadelesi veren iş gücü sınıfıydı. Köle, şahsi ve dini görevlerinde hür…
- Sultan İbrahim Gerçekte Deli miyidi?1. Sultan İbrahim Kimdir? Sultan İbrahim, 18. Osmanlı Padişahı ve 97. İslam Halifesidir. 4 Kasım 1615’te Sultan I. Ahmet ile Mahpeyker Kösem Sultan’ın son evladı ve şehzadesi olarak dünyaya gelmiştir….
- Kavalalı Mehmet Ali Paşa IslahatçıydıKavalalı Mehmet Ali Paşa 4 Mart 1769 tarihinde bugünkü Yunanistan’ın Kavala şehrinde doğdu. Kökeninin Arnavut olduğu sanılmaktadır, fakat atalarının toprak probleminden dolayı Konya’dan Kavala’ya göç ettiği düşünülmektedir. Kavalalılar Hanedanı’nın kurucusu…
2 Comments